‘Ama’lara veda edin…
Konuşurken kullandığınız kelimeler de önemlidir. Özellikle “ama” kelimesinin doğru kullanımıyla ilgili bilgi sahibi olmanızda fayda var. “Ama” sözcüğü daha önce söylenen her şeyi bir anda siler atar. Söylediğiniz herhangi bir şeye “ama”ile başlayan bir yanıt alırsanız, söylediklerinizin dikkate alınmadığını düşünerek rahatsız olursunuz. “Ama” yerine “ve” kullanın. ”Ve” sözcüğü sözlerinize yeni bir şeyler ekleyeceğinizin belirtisidir. Oysa “ama” sözlerinizden bir kısmını geri alacağınızı ifade eder. “Ama” ile başlayan ya da içinde bu kelimeyei içeren cümleleri kişide olumsuz bir ruh hali oluşturur. Bu nedenle aile içindeki konuşmalarınızda bu kelimeyi mümkün olduğunca az kullanmaya gayret edin.
“Ben” dili kullanın
“Benim kendimi……. hisetmeme neden oluyorsun” dememeye özen gösterin: Örneğin “Benim kendimi çok kötü hissetmeme neden oluyorsun ve ne yapacağımı bilemiyorum.” gibi bir cümle bir suçlamadır, duygularınızı ifade etme biçimi değil. Böyle bir ifade duygularınızın sorumluluğunu sizi dinleyen kişinin omuzlarına yükler. Oysa “Kendimi çok kötü hissediyorum” cümlesi yaşadığınız durumu tanımlar ve karşınızdaki kişiyi suçlamaz.
Rol yapmayın, konuşun
Hissettiğiniz duyguları davranışlarınızla (surat asarak, soğuk davranarak, arkanızı dönüp uyuyarak) belli etmeye çalışmak yerine sözcüklerle, konuşarak anlatmak çok daha faydalıdır.
Kışkırtıcı ve suçlayıcı bir dil kullandığınızı fark ettiğiniz anda karşınzdaki kişinin düşmanınız olmadığını hatırlayın. Siz ve eşiniz, birbirine rakip iki ayrı takım değil, başarıya ulaşmaya çalışan aynı takımın oyuncularısınız.
Dinlemek, duygularınız ifade etmek, doğru kelimeleri seçerek konuşmaya çalışmak, sakin olmak, anlayışlı ve toleranslı davranmak… tüm bunlar her şeyden kıymetli olan yuvamızın içindeki huzuru sağlamak ve korumak adına yapılması gereken şeylerdir. Unutmayın ki işte, okulda, komşularla, akrabalarla, sosyal hayatın içinde, ülkenin tüm sorunlarının, dünyanın yaşadığı sıkıntıların arsında en güvenli ve korunaklı yer kendi yuvamızdır. Ailemizdeki huzur bizi hayatın tüm zorluklarına karşı çok daha güçlü ve dayanıklı yapacaktır.
Yorgun bir iş gününün ardından “evime gitsem de şöyle bir huzurla dinlensem” diye hayal kurmaktan güzeli var mıdır? Ya da misafirlikten, okuldan, alışverişten, gezmeden, akraba ziyaretlerinden ya da herhangi zor bir günden sonra evine girip “insanın evi gibisi yok” diyen bir kişinin yaşadığı huzurdan daha kıymetli bir şey olabilir mi bu hayatta…