Demografik Değişim ve Akrabalık Erozyonu: Geniş Aile Ağlarının Zayıfladığı Bir Kuşağın İzinde

29.07.2025
A+
A-
Demografik Değişim ve Akrabalık Erozyonu: Geniş Aile Ağlarının Zayıfladığı Bir Kuşağın İzinde

Almanya’daki Köln Üniversitesi’nin yürüttüğü ve Avrupa Araştırma Konseyi tarafından desteklenen KINMATRIX araştırması, gençlerin artık daha az sayıda amca, hala ve kuzenle büyüdüğünü ortaya koydu. 10 ülkede yapılan çalışma, geniş aile yapısının demografik değişimlerle birlikte zayıfladığını gösteriyor.

Yapılan araştırma, gençlerin çevresindeki geniş aile ağının giderek yok olmaya başladığını ortaya koyuyor. Almanya’daki Köln Üniversitesi tarafından yürütülen ve Avrupa Araştırma Konseyi tarafından desteklenen KINMATRIX projesi (genç yetişkinlerin aile içi ilişkilerini, akrabalık bağlarını ve sosyal dayanışma düzeyini ölçen çok uluslu bir araştırma), 10 ülkede 12 binden fazla genç yetişkinle yapılan anketlerle aile bağlarındaki büyük dönüşümü inceledi.

Araştırma, 25–35 yaş aralığındaki kişilerin artık önceki nesillere göre daha az sayıda amca, hala, dayı, teyze ve kuzenle çevrili olduğunu gösteriyor. Uzmanlara göre bu durum sadece sayısal bir azalma değil, aynı zamanda sosyal destek, dayanışma ve statü aktarımı gibi aile içi işlevlerin de gerilemesine işaret ediyor.

Yalnızlaşan Nesiller

Bu değişimin ardında birçok toplumsal ve demografik etken yatıyor. Ailelerin daha az çocuk sahibi olması, boşanma oranlarının yükselmesi, karmaşık aile yapılarının yaygınlaşması ve genel olarak bireyselleşmenin teşvik ettiği yaşam biçimleri, aile ağlarını giderek daraltıyor. Özellikle şehir yaşamında geniş ailenin gündelik hayattaki yeri neredeyse silinmiş durumda. Ebeveynler dışında yalnızca birkaç kardeşle sınırlı kalan aile çevresi, artık dayanışma ya da sosyal güvenlik işlevini yerine getirmekte zorlanıyor.

Araştırmanın dikkat çekici bulgularından biri, artık bazı çocukların büyüdüklerinde hayatlarında hiç amca, hala ya da kuzen bulunmayabilecek olması. Bu sadece bir duygusal eksiklik değil; aynı zamanda kriz anlarında başvurulacak akrabaların yokluğu anlamına da geliyor. Özellikle düşük gelirli ya da göçmen kökenli ailelerde geniş ailenin yokluğu, yoksullukla mücadele, çocuk bakımı ya da yaşlı desteği gibi konularda ciddi bir açık doğurabiliyor. Araştırmacılar, aileyi koruma ve güçlendirme çabalarının sadece ebeveyn ve çocuklarla sınırlı kalmaması, geniş aile bağlarını da içermesi gerektiği vurguluyor.

Kaynak: Leopold, T., Becker, C. C., Büyükkeçeci, Z., Çineli, B., & Raab, M. (2024). KINMATRIX: A new data resource for studies of families and kinship. Demographic Research, 51(25), 789–808.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.